AK Partili Tuğrul Türkeş Gezi Parkı davası hükümlülerini ziyaret etti
AK Parti Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, Osman Kavala’nın da arasında olduğu bazı Gezi Parkı davası hükümlülerini ziyaret ettiğini bildirdi.
Türkeş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Daha önceden yapmak arzusunu belirttiğimiz ve yapılacağına ilişkin duyurusunu ilan ettiğimiz Osman Kavala, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın ziyaretleri Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda; Çiğdem Mater Utku ve Mine Özerden’in ziyaretleri Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda 31.07.2024 tarihinde gerçekleştirilmiştir” ifadelerini kullandı.
Tuğrul Türkeş, süreçte yardımlarını ve katkılarını esirgemediğini belirttiği Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve Adalet Bakan Yardımcısı Ramazan Can’a teşekkür etti.
NE OLMUŞTU
AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş gazeteduvar.com’a yaptığı açıklamada “Bakanımız Yılmaz Tunç’tan rica ettim. Uygun bir zamanda görüşmek için izin istedim. Bir ara ziyaret edeceğim. Osman Kavala’yı ilk kez o ziyarette görmüş olacağım. İşte gerçek millilik, yurtseverlik bu. Bana öğretilen milliyetçilik bu. Türkiye için en iyi şartlarda kaynak bulmak gerekir. Ayrıca, ben hayatının 7 yılını, ömrünün 10’da 1’ini cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum” demişti.
MHP ile bazı AKP’lilerin yanı sıra İYİ Partili kardeşi Ayyüce Türkeş’in de tepkisini çeken Türkeş, Kavala’yle ilgili talebinden vazgeçmediğini hatta cezaevinde Tayfun Kahraman, Can Atalay ve Çiğdem Mater’i de ziyaret etmek için bakanlığa başvurduğunu açıklamıştı.
YALÇIN: BAŞBUĞUMUZUN KEMİKLERİ SIZLAR
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Türkeş’in “Kavala’yı ziyaret edeceğim, gerçek milliyetçilik budur” sözlerini eleştirmişti. Yalçın, “Bu densiz sözün neresini düzeltmeye kalksanız, elinizde kalır. İnsan babasının davasından, manevi ve fikrî mirasından zerre kadar nasiplenmez mi?.. Türklüğe düşman çevrelerin aleti, taşeronu ve Türk milliyetçiliği davasının sicilli muarızlarından, Gezi Parkı Olayları sırasında devlete başkaldıran bölücülerle birlikte hareket ederek hüküm giymiş olan azılı bir suçluyu ziyaret etmek; merhum Başbuğumuzun kemiklerini sızlatmakla kalmaz; onun soyadını da, siyasi mirasını da lekeler. Kavala’yı ziyaret milliyetçilik değildir” demişti.
KAVALA: TÜRKEŞ İLE BENİ AYNI KEFFEYE KOYMAK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİNİ YADIRGADIM
Osman Kavala ise yaptığı açıklamada “Sayın Tuğrul Türkeş’in beni cezaevinde ziyaret edeceğine dair açıklamasında söylediği ‘hayatının 7 yılını cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum’ şeklinde sözlerinin merhum Alparslan Türkeş ile beni aynı kefeye koymak olarak değerlendirilmesini yadırgadım. Belli ki Sayın Türkeş iç dünyasıyla ilgili bu sözlerle işkenceye maruz kalmak dahil, babasının çektiği acıları yakından hissetmiş olmanın, bu ağır deneyimin, kendisini başkalarının acılarına karşı duyarlı hale getirdiğini anlatmak istemiş” açıklaması yapmıştı.
BAKAN TUNÇ’TAN AÇIKLAMA
Kavala’nın yeniden yargılanma başvurusunun İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince reddedildiğini, buna yönelik itirazın da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmediğini ifade eden Tunç, bunun ardından kanun yararına bozma talebiyle Adalet Bakanlığına başvurulduğunu bildirmişti.
Yeniden yargılanma talebinde, ‘Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçunun parlamenter sistem döneminde olduğu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildiği için suçun mağdurunun değiştiğine ilişkin gerekçe sunulduğunu anlatan Tunç, bu gerekçeyi uygun görmediklerini söylemişti.
Yılmaz Tunç, ‘Gezi davasıyla ilgili istinaf ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen durum söz konusu. Temyiz incelemesinden geçen kararlarla ilgili kanun yararına bozmaya gidilemiyor. Hem usul, hem esas bakımından uygun olmayan başvuru olarak değerlendirildi.’ diye konuşmuştu.
TÜRKEŞ’TEN TUNÇ’A YANIT
Türkeş, Bakan Tunç’un açıklamalarına tepki gösterirken “Talebimiz karşılığında Sayın Adalet Bakanımızın davanın içeriği ile alakalı açıklamaları şık ve yerinde olmamıştır. Adalet Bakanı hak arayışlarına engel olmamalıdır” ifadelerini kullanmıştı. Türkeş “Her gün onlarca tutuklunun ziyaret edilmesi hususunda Bakanlığa müracaatlar yapılıp bunlar gün içerisinde sonuçlandırılır iken, yukarıda bahse konu talebimiz karşılığında Sayın Adalet Bakanımızın davanın içeriği ile alakalı açıklamaları şık ve yerinde olmamıştır. Adalet Bakanı hak arayışlarına engel olmamalıdır. Zaten ben, bu tutuklu sanıkları “Ziyaret edeyim, gitmişken de ellerinden tutup alıp getireyim” demedim. Keza yargılanma usul ve esasları ve/veya yargı süreci ve/veya tutuksuz yargılama imkanlarının olup olmadığını da sormuş değiliz. Talebimiz Gezi Parkı davası kapsamındaki yargılamaları süren tutuklu sanıklardan 5 kişiyi Bakanlık takdirinde ve yasal sınırlar içinde ziyaret etmekten ibarettir” demişti.